Ünsüz yumuşamasının bilinmesi günlük konuşma dilinde ve yazın alanında doğru kullanımlar için gerekli. Örnekleri Yazımızda…

Ünsüz yumuşaması, Türkçemizde yer alan önemli ses olaylarından biridir. Ünsüz yumuşamasının bilinmesi günlük konuşma dilinde ve yazın alanında doğru kullanımlar için gerekli. Örnekleri yazımızda…
P, ç, t, k seslerinden biri ile biten Türkçe ya da yabancı kelimelere ünlü ile başlayan ekler; yapım veya çekim ekleri getirildiğinde kelime sonundaki sert ünsüz yumuşar. Bu yumuşama ile b, c, d, g, ğ’ ye dönüşür. Bu duruma ünsüz yumuşaması denir. Hatta g’nin ğ’ye dönüştürüldüğü de görülür.
Örnekler:
 ağaç-ağaca, saçak-saçağı, poşet-poşedin, biftek-bifteği, almak-almağa, gardolap-gardolabın, ekmek-ekmeği, kitap-kitabı, diyalog-diyaloğu
 – Sert ünsüzün iki ünlü arasında kalması sonucu, kelime sonunda iki ünsüz bulunduğunda da yumuşama görülmektedir.
Ünsüz Yumuşaması Konu Anlatımı ve Örnekleri
 
 Ünsüz yumuşamasında;
 p ünsüzü b ünsüzüne
 ç ünsüzü c ünsüzüne
 t ünsüzü d ünsüzüne
 k ünsüzü g veya ğ ünsüzüne dönüşerek yumuşar.
Örnekler:
 kitap-kitabı
 ağaçı- ağacı
 kağıtı-kağıdı
 çocuk-çocuğu
– Çocuğunuz benim kitabımı yırttı.
 – Evimizin bahçesindeki ağacı düzenli olarak budardı.
 – Defter sayfalarını dikkatli kullanırdı çünkü kağıdın değerini bilirdi.
 – Bazı tek heceli kelimelerde yumuşama olmaz.
Örnekler :
 top-u – topu
 et-i – eti
 saç-ı – saçı
 süt-e – süte
-Dolaptaki süte dokunma, son kullanım tarihi geçmiş.
 -Sarı saçını topla lütfen, çok dökülüyor.
 -Ali topu attı ama dışarıya.
 -Poşetteki eti çıkar ve dolaba koy lütfen.
 -Yabancı sözcüklerde yumuşama görülmez.
Örnekler:
 hukuk-u – hukuku
 tabiat-ı – tabiatı
 devlet-e – devlete
 tahakkuk- tahakkuku
 şöbiyet-i – şöbiyeti
– Sanat, millet, ahlak, cumhuriyet, evrak, sepet, hukuk, devlet gibi yabancı kökenli kelimelerde yumuşama olmaz.
Örnekler:
 tazyiki (doğru) – tazyiği (yanlış) ; hukukun (doğru) – hukuğun (yanlış) ; ahlakım (doğru) – ahlagım veya ahlağım (yanlış) ; anketin (doğru) – ankedin (yanlış); millete (doğru) – millede (yanlış) ; merakımı (doğru) – meragımı veya merağımı (yanlış) ; sanatı (doğru) – sanadı (yanlış) ; devletin (doğru) – devledin (yanlış).
– Özel isimlerin sonunda bulunan sert ünsüzler yazarken yumuşamaz ama okunurken yumuşar.
Örnekler:
 Ahmet-e (yazılışı)
 Ahmede (okunuşu)
 Çardak-a (yazılışı)
 Çardağa (okunuşu)
 Sinop-a (yazılışı)
 Sinoba (okunuşu)
– Dilimizde Arapçadan gelen ve son hecesindeki ünlünün uzun okunduğu kelimelerde ünsüz değişimi yapılmaz.
Örnek:
 Sınavda hukukun sorularını yapmaya çalışacakmış.
– Ünsüz sertleşmesi de yumuşaması da doğrudan Türkçe’nin telaffuzu ile ilgilidir. Bunlar, sonradan kurallara bağlanmıştır. Eğer bir ünsüz yumuşatıldığında ve sertleştirildiğinde kulağa hoş geliyor ise olacak; hoş gelmiyor ise olmayacak anlamına gelir.
 – Yumuşama, tek heceli kelimelerde bazen görülse de genellikle yoktur.
Örnekler:
 ip-e / ipe
 suç-u / suçu
 et-e / ete
 ak-ı / akı
 tok-a /toka
 acık-an / acıkan
 alt-ında / altında
 lig-in / ligin
 ok-u / oku
 birik-en / biriken
 aç-ı / açı
 süt-ü / sütü
– Sert ünsüzle biten bazı sözcüklerde, ünsüz yumuşaması görülmemektedir.
tahakkuk-un / tahakkukun
 saç-ın / saçın
 devlet-im / devletim
 çöp-ü / çöpü
– Sert ünsüzün iki ünlü arasında kalmasının sonucu ünsüz yumuşaması görülse de, iki ünsüzün bulunmasında da yumuşama görülür. Ünsüz yumuşaması tamamen sert ünsüzden sonra gelen ünlü ile alakalı bir husustur.
Örnekler :
 borç / borcun ; kalp / kalbin ; kurt / kurdun ; denk / dengin ; renk / rengi ; kepenk / kepengi