SIFAT- FİİLLER (ORTAÇLAR)
Aldıkları eklerle isimleri niteleyen fiil anlamlı sözcüklerdir. Bunlar fiil kök ya da gövdelerine;
-an, -ası, -mez, -ar, -dik, -ecek, -miş ekleri getirilerek yapılır.
örnek:
İnleyen nağmeler ruhumu sardı.
Kör olası kız bar
SIFAT- FİİLLER (ORTAÇLAR)
Aldıkları eklerle isimleri niteleyen fiil anlamlı sözcüklerdir. Bunlar fiil kök ya da gövdelerine;
-an, -ası, -mez, -ar, -dik, -ecek, -miş ekleri getirilerek yapılır.
örnek:
İnleyen nağmeler ruhumu sardı.
Kör olası kız bardağı kırdı.
Görür gözüm görmez oldu.
Size söyleyecek söz bulamıyorum.
O, kendisini bulunmaz Hint kumaşı sanıyor.
Sıfat-fiiller iyelik eki alarak da kullanılabilirler.
Örnek:
Geldiği gün sınıfın huzurunu bozdu. Geleceği zamanı telefonla bildirmiş.
» Not: Sıfat-fiiller tek başlarına kullanılırsa zamir olurlar. Bunlara isimleşmiş sıfat da denir.
Örnek:
Ağlayanın malı gülene fayda vermez. Alışmış, kudurmuştan beterdir.
Not: Sıfat-fiillerle, çekimli fiiller birbirine karıştırılmamalıdır. Sözcük, fiil, kişi ve zaman anlamı taşıyorsa çekimli fiildir. Bir ismi niteliyorsa sıfat-fiildir.
örnek:
Koşar adımlarla kışlaya gitti, (fiilimsi) Asker, komutanın emrine koşar, (fiil)
Not: Sıfat-fiil eklerini alan sözcükler, kalıcı isim oluşturursa sıfat-fiil özelliği taşımazlar.
Örnek:
yazar, keser, döver – biçer, düzen, çekecek, alacak, gelir, gider…
İsim—fiil ve sıfat-fiiller, öbür çekimli fiiller gibi geçişli, geçişsiz, ettirgen olurlar, etken, edilgen, dönüşlü ve işteş çatılı olabilirler.
Sıfat-fiiller, kendi öznelerini nitelerler.
örnek:
tanınmış adam (adam tanınmış)
3- BAĞ-FİİLLER (ZARF-FİİLLER, ULAÇLAR)
Aldıkları eklerle fiillerin anlamını tamamlayan ya da iki cümleyi bağlayan fiil anlamlı zarflardır.
Zarf—fiiller, isim ve fiil çekim eklerini almazlar. Zarf—fiillerin bazıları devamlılık, zaman, sebep bildirme gibi görevler üstlenirler. Asıl görevleri ise hareketin şeklini ve durumunu belirlemektir.
Bağ-fiiller, bir cümleyi diğer cümleye bağlama görevi yapar.
Örnek:
Selda dersi dinlemediğinden öğretmen onu uyardı.
Başlıca bağ-fiil ekleri şunlardır: Fiil kök veya gövdelerine gelen ekler cümlede sözcükler arasında da ilgi kurabilir.
-ip, -erek, -ken, -leyin, -meden, -meksizin, -eli, -ince, -e, -a, -dikçe, -diğinden, -esiye, -ken, -cesine, -eceğinden, -eceği gibi, -eceği için, -dığı gibi, -dığı kadar…
Bağ-fiiller cümlede genellikle zarf görevini üstlenir.
Örnek:
İnsanları öldür -esiye dövüyorlardı, (zarf) Bütün eşyalarını al-arak evden ayrılmış, (aldı ve ayrıldı) (zarf tümleci)
Aslında zaman kavramı taşımayan bu ulaçların bazıları fiilin durumunu zaman yönünden belirtebilir.
Örnek:
İstanbul’a gelince beni ara.
İstanbul’a göç edeli on yıl oldu.
Eve geldiğimde her yer karmakarışıktı.
Fiilimsilerin bir görevi de yan cümlecik oluşturmalarıdır. Yargı bildirirler fakat fiil kipleri gibi çekim-lenemezler. Bu yüzden yan cümlecik oluştururlar. Temel cümlenin yüklemi olamazlar.
içinde fiilimsi bulunan cümleler yapı bakımından birleşik cümledir. Birleşik cümlelerle yan cümlecik temel cümleciğin herhangi bir öğesi olabilir.
Örnek:
Kitap okumayı öğrenmeliyiz, (yan cümlecik, nesne)
Geç kalan otobüs bizi çok bekletti, (yan cümlecik, özne)