1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, Türkiye genelinde çeşitli etkinliklerle kutlanırken, TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay İstanbul Kartal Meydanı’ndaki mitingde yaptığı konuşmayla dikkatleri üzerine çekti. Mitinge TÜRK-İŞ’e bağlı sendikaların yanı sıra binlerce emekçi katıldı. Yağmura rağmen büyük katılımın olduğu kutlamalarda, çalışma hayatının sorunları, gelir adaletsizliği, vergi yükü ve sendikal özgürlükler gündemdeydi.
TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, yılın başında alınan kararı yineleyerek, mevcut yasal sistemin işçilerin lehine düzenlenmemesi durumunda bu yıl yapılacak asgari ücret görüşmelerine TÜRK-İŞ’in katılmayacağını açıkladı. “Bu günahın sorumlusu biz değiliz. Bu düzen değişmeden aynı masaya oturmayacağız,” diyen Atalay, işçilerin haklarının her geçen gün gerilediğini, alım gücünün düştüğünü ifade etti.
Atalay, mevcut asgari ücretin, artan hayat pahalılığı karşısında işçilere nefes aldırmadığını dile getirerek, “Bu ücretle bir hafta bile geçinemezsiniz. Mutfakta yangın var, her gün fiyatlar artıyor, maaşlar yerinde sayıyor. Asgari ücret, yaşam ücreti olmaktan çıkmış, açlık sınırının bile altında kalmıştır,” dedi.
Sendikal örgütlenmeye yönelik baskı ve engellemeleri de eleştiren Atalay, işçilerin istedikleri sendikaya serbestçe üye olabilmelerinin demokratik bir hak olduğunu vurguladı. “Bizim örgütlenmemize hiç kimse karışmasın. Bu ülkede demokrasiyi geliştirmek zorundayız. Sendikal tercih işçinin hür iradesiyle yapılmalı,” ifadelerini kullandı.
TÜRK-İŞ Başkanı, Türkiye’de vergi yükünün büyük bölümünün emekçiler üzerinde olduğunu belirterek, mevcut sistemin adaletsizliğine şu sözlerle tepki gösterdi:
“İşçinin maaşı daha eline geçmeden gelir vergisi kesiliyor. Markete, pazara gidince tekrar KDV ödüyor. Ancak ülkenin kaynaklarını kullananlar, büyük kazanç sağlayanlar ya hiç vergi ödemiyor ya da sembolik rakamlarla bu yükten kurtuluyor. Bu adalet değil.”
Ergün Atalay konuşmasında çalışanların yoksullaştığına da dikkat çekti. “Üretiyoruz, çalışıyoruz ama her gün fakirleşiyoruz. Çalışan yoksulluğu bu ülkenin en büyük utancıdır. Asgari ücret bir geçim ücreti haline getirilmeli, vergi sistemi emekçinin lehine yeniden düzenlenmelidir,” dedi.
TÜRK-İŞ, 50 yıldır asgari ücret tespit komisyonlarında yer alıyor. Ancak Atalay, artık bu yapının ve süreçlerin işçiyi koruyacak şekilde yeniden düzenlenmesini istiyor. “Asgari ücret komisyonu, gerçekçi rakamlar üzerinden ve sosyal tarafların eşit ağırlıkla söz sahibi olduğu bir yapıya kavuşturulmalıdır. Aksi halde bu tiyatronun parçası olmayacağız,” diyerek hükümete açık mesaj verdi.
TÜRK-İŞ’in 1 Mayıs etkinliği, işçi hakları konusunda artan taleplerin altını bir kez daha çizdi. Yüz binlerce işçinin beklentisi, adaletli bir gelir dağılımı, yaşanabilir bir ücret ve demokratik sendikal hakların tam anlamıyla güvence altına alınması yönünde.