Otobiyografinin diğer bir adı ise öz yaşam öyküsüdür. Yazarların kendi hayat hikayelerinin anlattıkları edebiyat türlerine verilen bir isimdir.
Otobiyografi, Türk Edebiyatı’nda önemli yazım türlerinden birisidir. Günümüzde pek çok yazarın otobiyografik kitapları ve yazıları ile karşılaşmak mümkündür. Peki Otobiyografi nedir, özellikleri nelerdir? Örnek kısa otobiyografi örneğini sizler için yazımızda derledik…
Otobiyografi Nedir?
Öz yaşam öyküsü olarak da bilinen otobiyografi bir bireyin kendi yaşamından önemli kesitleri ve ilginç yönlerini ayrıntılı bir şekilde anlatmasıdır.
Biyografiden farklı olarak yazarın yaşam öyküsü bizzat yazar tarafından kaleme alınır. Tarihi çok eskilere dayanan otobiyografide yazar doğumundan başlayarak otobiyografiyi yazdığı zamana kadar olan yaşam öyküsünü kaleme alır.
Otobiyografi Özellikleri
Yukarıda yer alan özelliklerde de belirttiğimiz gibi otobiyografilerde yazarın kendi yaşamını tarafsız ve nesnel bir şekilde anlatması beklenir. Ancak yazarın kendisini görmek istediği gibi anlatabildiği şeklinde çokça eleştiri almaktadır. Her ne kadar eleştirmenler tarafından bu yönüyle eleştirilse de otobiyografiler sayesinde ün yapmış önemli kişilerin hayatlarını farklı yönleriyle tanıma şansını yakalarız. Ayrıca bu şekilde bu kişilerin yaşamları hakkındaki bilgiler geleceğe de taşınmış olur.
Otobiyografi Nasıl Yazılır?
Otobiyografi yazmak için iki farklı yol izlenebilir. İlk olarak yazar kendisi hakkındaki düşüncelerini farklı zamanlarda serbestçe yazabilir. Buna kontrolsüz otobiyografi denilmektedir. Diğer yol ise kişinin kendi hayatındaki belirli bir konu etrafında yoğunlaşarak kaleme aldığı kontrollü otobiyografilerdir.
Başarılı ve gerçekçi bir otobiyografi kaleme almak için kişinin kendine karşı dürüst olması gerekmektedir. Otobiyografi insanın kendine karşı objektif olmasını zorlaştıran bir yazı türü olması bakımından oldukça zor bir türdür. Yazılan otobiyografi resim ve belgeler ile birlikte oluşturularak, gerçekçiliği desteklenmiş olur. Bu şekilde oluşturulan eserler okuyucu için daha gerçekçi ve inandırıcı niteliktedir.
Otobiyografik eserler oluşturulurken olaylar kronolojik sıraya göre ele alınır. Otobiyografide kişinin anılarına yer verilmesi bakımından özellikle anı türü ile karıştırılmaktadır. Ancak aralarında bariz farklılıklar bulunmaktadır. Otobiyografiler kişinin bütün hayatına ve bu çerçevede yaşadığı önemli olaylara değinmektedir. Anı ise ağırlıklı olarak kişinin hayatında belli bir kesitin kaleme alınması şeklinde oluşturulur. Kısaca otobiyografik eserler, anı türüne göre daha geniş kapsamlıdır.
Otobiyografi yazacak kişilerin öncelikle otobiyografi örneklerini incelemeleri gerekmektedir. Kısa ve uzun otobiyografiler kendi içerisinde farklı içeriklere bağlı olarak kaleme alınırlar.
1) Adım Turgut Yaşar. 16 Ağustos 1991’de Antalya’da dünyaya geldim. Babamın öğretmen olması dolayısıyla 5 yaşımda iken Konya’ya taşındık. İlk ve orta eğitimimi Konya’nın Akşehir ilçesinde tamamladım. Liseye başlamadan önce babam emekli olduğu için babamın memleketi olan Düzce’ye yerleştik. Lise eğitimime burada Düzce Fen Lisesinde başladım. Ancak lise ikinci sınıfın, birinci döneminde annemi, ani bir kalp krizi geçirmesi sonucu kaybettik. Babamın anneme göre daha yaşlı olması ve hiç kardeşimin olmaması sonucunda annemin ölümü sonrası içime kapandım.
16 yaşında bir genç olarak annemin ölümü başıma gelebilecek en kötü şeydi. Öğrenimime devam etmedim. Bu süreçte babam ve çevrem ile olan ilişkim tamamen koptu. 18 yaşıma geldiğimde İzmir’de yaşayan teyzemin yanına taşındım. Teyzem Nihal, 9 Eylül Üniversitesinde öğretim görevlisi idi. Bu süreçte en çok desteğini ve yardımını gördüğüm kişi olmasının yanı sıra beni açık öğretime teşvik eden kişidir. Lise eğitimimi açık öğretimden tamamladıktan sonra üniversiteyi teyzemin yanında İzmir’de okumaya karar verdim.
Şuan bende teyzem gibi öğretim görevlisi olarak, Konya Selçuk üniversitesinde çalışmalarımı sürdürmekteyim. Gençlik yıllarımda yaşadığım psikolojik buhranların yolumu kapatmasına izin vermeden kariyerimde adım adım yükselmeye devam ediyorum.
2) Adım Ayşe Özgüven. 21 Ekim 1987’de Burdur’da dünyaya geldim. Şu an 33 yaşındayım. Babamın adı Mustafa, annemin adı Nurgül’dür. Babam ve annem aynı üniversitede tıp fakültesinde tanışmışlar. Daha mezun olmadan evlendikleri ve annem bana hamile kaldığı için okulu bırakmak durumunda kalmış. Daha sonraki vaktini ise beni büyüterek geçirmeyi tercih etmiş.
Babam uzun süre doktorluk yaptıktan sonra ben psikoloji bölümünü kazanıp, Marmara Üniversitesi’ne gittiğim zaman emekli oldu. Ben şu an Ankara Üniversitesi’nde öğretim görevlisi olarak görevimi sürdürmekteyim. İşimi severek yapmamın yanı sıra akademik çalışmalarla kendimi devamlı geliştiriyorum.
3) 1996 yılında Mardin’de dünyaya geldim. Ailem yoksul oldukları için daima okumamı ve iyi bir meslek sahibi olmamı istediler. İlk ve orta öğrenimimi Mardin’de tamamladıktan sonra daha iyi bir eğitim almak için İzmir’e gittim. Bu süreçte ailemden uzak olmak ve eğitim masraflarını karşılamak oldukça zor oldu.
Emeklerimin karşılığını Mersin Üniversitesi sınıf öğretmenliği bölümünü kazandığımda aldım. Eğitimim bittikten sonra tüm gücümü KPSS’de başarılı bir puan almak için kullandım. Şuan yeni atanmış bir sınıf öğretmeni olarak ailem için elimden gelen her şeyi yapmaya çabalıyorum. Atandığım köy okulundaki çocukların benim gibi hayallerini gerçekleştirebilmelerini sağlamak için onlara iyi bir eğitim vermeyi amaçlıyorum.